Ana içeriğe atla

GİTTİM, GÖRDÜM, NEFRET ETTİM, DÖNDÜM

Herkese göre taraftarı olduğu takım, dünyanın en büyük klübüdür. Ben sportif açıdan böyle bir düşünceye hiç girmedim ama Galatasaray'ın dünya üstünde bazı açılardan tek büyük olduğu konusunda herkesle iddiaya girebilirim. Örnek olarak, Dünya üstünde hiçbir büyük klüp veya büyük bir şirket bir ürün satarken - ki bu ürün şirketinizin en önemli gelirlerinden biriyken - müşterisine zorluk çıkarmaz. Zorluğu geçtim daha çok satılsın diye teşvik eder. Ama Galatasaray klübünü yönetenlerin böyle bir derdi yok, anladığım ve gördğüm manzara kadarıyla.



Taraftarı olduğunuz klübü gerçekten seviyor ve benimsiyorsanız, herşeyden öte bir yerde konumlandırırsınız. Ne kadar eziyet çekseniz de sevginizden birşey eksilmez. Geçtiğimiz senelerde klüp ne kadar başarısız olduysa, siz daha şevkle kombine almak istersiniz. Bende böyle akıl yoksunu insanlardan biri olarak, her sene maçlara beraber gittiğim arkadaşlarımla, öğle tatillerimizi ayarlayıp, kombine biletimizi almak için Ali Sami Yen stadına doğru yola çıktık. Saat 12'de orada olunca etrafta sadece 150-200 vardı. Yani her insana 3 dakikada bir kombine satsan, içeride de 5 çalışanın olsa bu kadar insanı 2 saat içinde temizlemen gerekir. Ama Galatasaray'da sistemsizlik bir alışkanlık olduğu için manzara yine inanılmazdı. 150 kişi, karanlık ve pis bir ortamda, herhangi bir düzen oladan, herhangi bir klüp çalışanı etrafta olmaksızın beklemekteydiler. 150 kişi kendi aralarında anlaşmış, ıslanmış bir A4 kağıdına isimlerini ve yanlarına sıra numaralarını yazarak sıranın kendilerine gelmesini umuyorlardı. Sıra numarasının neye göre yazıldığı belli bile değildi. Benim ismimin yanına yazdığım sıra numarası 481'di ama istesem 281 de yazabilirdim. Biz oraya gittiğimizde 158'inci sıradaki insanı çağırdılar. Yarım saat geçtikten sonra 151'inci sıradaki insanı çağırdılar. İşte o an bizde kombinemizi almadan dönmeye karar verdik. Şirkete döndüğümde resmi siteye baktığımda zaten kombine satışının niye bu halde olduğunu anladım. Sitenin ilk haberi "KOMBİNE SATIŞINDA İZDİHAM"dı. Eğer 150 kişiyi izdiham olarak görüp ona göre önlem almadılarsa durum çok vahim. Eğer öyle değil insanlar kombine alsınlar diye resmi sitede yalan haber yapıyorlarsa durum daha da vahim. Utanmadan da siteye bir iki tane "izdiham" fotoğrafı koymuşlar. Bende sizinle izdihamı paylaşmak için fotoğrafları buraya koyuyorum.



Sanırım dünyanın en büyük aşkını yaşıyorum benim gibi bir çok insanla beraber. Çünkü dünya üstünde bu kadar eziyet çekip, dışlanıp, klüp üyeleri tarafından aleni bir şekilde istenmeyip hala bu klübü seven bir insan topluluğuyuz biz. Hem yönetim, hem de üyeler, maddi ve manevi olarak bizi kaçırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Şimdilik dayanıyoruz var gücümüzle ama daha ne kadar dayanabileceğiz bilemiyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HAYVANAT BAHÇESİ

Maçlarda, rakip takımdan insanların da bu işten para kazandığını unutan, ağzından köpükler çıkarak rakibini tekmeleyen ama kamera görünce bir anda çiçek kız Candy modeliyle "Aile Kasabı" lafına içerleyen Türk oyuncuların fotoğraf albümünü ele geçirdim. Bakınız arkadaşlar futbol değil de ne oynuyor, siz cevap verin. Sen misin Türk futbolunun yıldızı!!! Sen misin Socceroo'ların kaptanı!!! Sen misin çalımlarla Türk futbolunu güzelleştiren!!! Sen misin 6 senedir istikrarla sakatlanmadan oynayan!!! Sadece bu fotoğrafları bulabildiğim için bunları koyabildim, yoksa daha Alex'e, Kewell'a, Bobo'ya, Colman'a atılan acımasız ne tekmeler var. Sert oynamakla ahlaksızlığı ve hayvanlığı karıştıran defans oyuncuları çoğunlukta ülkemizde. Ama yine de bir bakıma şanslıyız. Ülkemizde Amerika'da ki gibi fazla sayıda hayvanat bahçesi bulunmamasına rağmen, aç 3 büyüklerin maçlarını. Kesin çıkar türü daha keşfedilmemiş hayvanlar.

TT ARENA KOMBİNE BEDELLERİ

Alın size 1,5 Senelik satılacak kombine biletleri fiyatları. Satışa başlangıç tarihi yüksek ihtimalle 20 Eylül.

gerçekten buralARDAmıyız????

Çoğunuz biliyorsunuzdur bu çocuğu ne kadar sevdiğimi. Oğlumun adı bile Arda olacaktır çok büyük ihtimalle. Sırf Arda'yı değil altyapıdan çıkan bütün çocukları, Sabrisini, Aydın'ını, Mehmet Güven'ini, Ferhat'tını çok seviyorum, başka takıma gidenleri hala takip ediyorum bir baba yüreğiyle. Onlar evden uçtu diye onları evlatlıktan reddetmem. Sanki hepsini ben kendi ellerimle yazdırdım Galatasaray'ın altyapısına, sanki ben büyüttüm onları. Çocukların arasında ayrım olmaz ama Arda çok başka. Onun ayrı bir yeri var kalbimde. Bu çocuk akıllı, komik. Öbürküler gibi Türkçe konuşurken zorlanmıyor, ifade sıkıntısı çekmiyor, söylemek istediklerini korkmadan söylüyor. Ama kimse bu çocuğun değerini bilmiyor. Şerefsiz basını ve rakip takımları (ki dünü olaydan sonra bütün rakip takımların taraftarları Arda'ya destek veriyor) geçtim, kendi taraftarı ve yönetimi de bu çocuğun değerini anlamıyor. Babalık yapması gereken yönetim, gerekli açıklamayı anca Arda yaptıktan sonra yapıy