Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Futbol Yönetimi

Bundan 15 sene önceye kadar klüplerimizde ki yöneticilerin hepsi parası olan, klüp üyeleri tarafından tanınan, başka bir özellik aranmayan insanlardı. Günümüzde bu durum 4 büyük klüp harici hiç değişiklik göstermedi. 4 büyük klübümüzde de çok değiştiği söylenemez esasında. Futbol olarak önümüzde ki İtalya, İngiltere, İspanya, Fransa ve Almanya gibi ülkelerde profesyonellik klüplerin her kademesine çok uzun süre önce girdi. Türk futbolunun 6'ıncılık için mücadele ettiği Portekiz, Rusya, Hollanda ve Yunanistan gibi ülkelerden, profesyonellik adımını tamamlayan bir tek Hollanda oldu. Bizim bu ülkeleri yakalayabilmemiz içinde gerekli adımları atmamız gerekiyor. Artık kafamızda ki "profesyonellik" kalıbını sadece futbolculara yüklemeyi bitirip, esas profesyonelliğin yönetimlerde olması gerektiğini anlamalıyız. Nasıl futbolcu altyapısı veya eğitimi oluyorsa, aynı şekilde yönetici eğitimi de olması gerekiyor. Klüp içinde yöneticilerin, özellikle başkanların ayrı bir yeri olması

Rezil olduk hakkaten !!!

İşsizlik rekor kırdı, Ekonomi tepe taklak, Atatürkçü insanlar muhalefet yaptı diye, darbeci damgası yiyor, Teröristler hala Mehmetçiklerimizi öldürüyor, Bu teröristlerin yandaşları Atatürk'ün kurduğu mecliste, Almanya'dan gelen dava dosyaları 3 ayda tercüme edilemiyor, İstanbul'da polisin giremediği bölgeler var, İnsanlar hala işkenceden ölüyor, Tek yabancı dil bilmeyen Başbakan bizimki, Seçim öncesi kamyon kamyon rüşvet dağıtılıyor, Kız arkadaşının kafasını kesip çöpe atan hala yakalanamadı, İnsanlara seçim öncesi kaçak yapı yaptırıp, iki ay sonra yıktırılıyor, Trafikte kavga edip birbirini vuran insanlar var, PTT'ler soyuluyor, Uçaklar, helikopterler düşüyor, düştükleri yerler bulunamıyor, Turistler kaçırılıp tecavüz ediliyor, yılbaşında tacizin bini bir para, Eminönü ve Taksimde cüzdanını kaptırmayan, taksiciler tarafından dolandırılmayan turist yok, Sahte içkiden insanlar ölüyor. Memlekette heryerimiz, herşeyimiz süper. Atatürk'ün çizdiği yoldan kesinlikle çıkma

Key West

Kafamda bazı yerler var gitmeyi çok istediğim ama çok az bir ihtimalle gidebileceğim yerler. Hawaii, Güney Afrika, Jamaika bunlardan bazıları mesela. Florida'nın hatta Amerika Birleşik Devletlerinin en güneyinde olan Key West'te bunlardan biriydi. Taaa ki geçen sene 1 günümü orada geçirme şansını yakalayana kadar. Dediğim gibi ABD'nin en güney ucu olan bu küçük ada Miami'ye 200 Km, Küba'ya ise sadece 170 Km uzaklıkta. Karayipler turu yapan Cruise gemilerinin en önemli duraklarından biri olan bu ada, doğal güzelliğinin yanı sıra tarih sayfalarında da çok önemli bir yer kaplamıştır. Hiroşima'ya atılan atom bombası kararı, ABD Başkanı Harry Truman tarafından bu adada bulunan "Winter White House"'da verilmiştir. Ponce De Léon tarafından keşfedilen bu cennet adacık bir zamanlar korsanların yağmaladığı bir uğrak yeriymiş. Yani 18 YY.'da bu ada, Karayip Korsanları filminde gördüğümüz yerlerden farksızmış anlayacağınız. Bugün bile Key West'e gittiğ

Bir Garip Derbi

Herkesin yaptığı gibi maçtaki kavgaları, herkesin birbirine yaptığı hareketleri, hakemin maçı berabere bitirme çabasını, basın mensuplarının yaptığı gibi " o sana bunu dedi, bu senin arkandan konuştu" insanları birbirine düşürmesini yorumlayabilirim. Ama ben maçtaki futbolu ve teknik direktörlerin futbol anlayışlarından yazmak istiyorum. Bir maç düşünün ki iki büyük takım için rezalet geçen sezonun son kurtarma sınavı. İkisininde şeref ve onur mücadelesi, iki takımında Şampiyonlar ligine kalmak için son umudu. Bunları düşününce iki takımda baskılı oynar atak oynar diye düşünüyor insan. Ama iki takımında başında o kadar birbirlerinden çekinen antrenörler var ki iki takımda orta saha çizgisini geçmeyi düşünmüyor, daha 10uncu dakika zaman geçirmeye başlanıyor, ikinci forvet oyuna 91'inci dakikada oyuna alınıyor. Dünya derbisi denilen maç bu futbol anlayışı yüzünden, amatör kümede ki zevksiz bir maça benziyor. Toplara vuramayan, depar atamayan, adam eksiltmeyen, alan boşaltam